Black Lightning

Tamam, biter bitmez tekrar izlemek isteyebileceğiniz bir film değil. Hatta içinizden pek çok açıdan daha iyi olabilirdi diye de geçirebilirsiniz filmi izlerken. Ama tüm bunlara rağmen bu kadar az bilinmesine içim el vermedi. Birazını daha hak ediyor. Verilmeli.

Oranın buranın sinemasını takip edeceğim derken yanı başımdaki Rus sinemasını kaçırmayı başarıyorum ya helal olsun bana da. Black Lightning'den de (Chernaya Molniya) geçen gün gittiğim kitapçıda DVD'leri karıştırırken haberim oldu. Üstündeki günümüzün Geleceğe Dönüş'ü benzeri ifade nasıl bir seyir sunacağını epey merak ettirdi ve filmi izlememle sonuçlanacak bir sürecin başında olduğumu fark ettim o an.

Film bazı yönlerden Geleceğe Dönüş havası taşısa da, daha çok bir süper kahraman filmi. Hatta daha önceden söylenmiş olduğu gibi Spider-Man ile rahatlıkla benzerlikler bulunabilir. Herkesin yazının nereden itibaren spoiler taşıdığını bilecek kapasitede olduğunu varsayarak bir uyarı koymadım, umarım yanılmıyorumdur.

Geleceğe Dönüş'e uçan araba ve akı kapasitörü gibi yönleriyle benziyor. Black Lightning'de uçan arabamız bir Volga GAZ-21. Güç nesnemizin ismiyse nanakatalizör. Bilim insanları ve genç çocuk vs...

Spider-Man'e ne kadar benzediğini şununla özetleyeyim, bakalım ne olacak: uçan araba büyük sorumluluk getirir. Aynısı. Daha fazla ayrıntı vermeyeyim, bu bile fazla olmuş olabilir.

İşte ama karaktere bir süperkahraman gücü yerine kullanabileceği bir araç verdiğin zaman tam bir süperkahraman filmi çıkamıyor. İçselleştiremiyoruz biz onu. Sen buna arabayı gözümüzde yeteri kadar yüceltememeyi de eklediğinde sonuç başarılı olmamış oluyor. Arabayı spreyle boyama sahnesi kaç saniye sürdü allasen? Spider-Man kostüm tasarlayıp, kesip biçmiyor muydu uzun uzun?

Filmin konusunda bahsetmeli miyim? Zengin bir kötü karakterimiz var. Daha fazla zengin olabilmek için koskaca bir şehri gözden çıkarabilecek bir tip. Elde etmeye çalıştığı elmaslar için nükleer enerji yeterli gelmeyince yeni arayışlar içine girer ve olaylar gelişir.

Kötü karakterin yanındaki ikinci adam diyebileceğimiz kişi, genel olarak bu roldeki karakterlerden biraz ayrılıyor zekasıyla. Leb demeden leblebiyi anlayan bir abi. Dikkatimi çekti biraz. Yeri geldiğinde ayar verir gibi olduğu bile görülüyor patrona.

Ne filmi olursa olsun içinde kendine ait bir mizahı olan filmleri sevdiğimi söylüyorum. Bu filmde de vardı bu. Spora başlamak.

Pişman olmazsanız izleyin. Ama İngilizce olarak değil, kesinlikle, kötüydü.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Diğer Dillerde Hoşçakal

Mızıka Tabları Nasıl Okunur

conio.h