maidis

Sekmeleri kapatırken önceki yazıdaki şarkıların videolarını birer kez daha izlediğimden ve diğer aksaklıklardan dolayı söylediğimden biraz daha geç hazır oldu ikinci bölüm ama işte burada sonunda. Burada da eğlenceli şarkılar var, bulamadığım şarkılar da. Bunların dışında diğer şarkılarla uyum içinde olmayan yani They Might Be Giants'ın söylemediği şarkılar gibi neredeyse sonsuz elemanlı bir kümenin pek dikkat çekmeyen üyelerinden bazılarını eklemedim. Tam olarak ikiydi bunların sayısı aklımdayken merak edebilecekler için söyleyeyim. Bu şimdilik son bölüm, belki ileride bir yazılık daha They Might Be Giants'ın söylediği zannedilen şarkı olursa üçlemeye dönüşür. İşte o şarkılar: Videosunu bulamadığım ama internet üzerinden dinleyebileceğiniz şu iki şarkı var bir de: James Call - Icon Snot Patties - Can't Find It (My Eye) Bu yazının size ulaşmasını sağlayan kaynaksa:  Songs Incorrectly Attributed To TMBG Epey bir zaman gitti ama be...

Her şey birkaç gün önce uzun zamandır ara verdiğim çizgi roman okurluğuna dönmemle başlamış. Bu yazının oluşmasıyla ilgili hatırladığım ilk an Aquaman'e lokantada kimsenin favori kahramanı olmaması ve sürekli dalga geçilmesi hakkında laf sokulmasıydı. Oradan nasıl bir sıçramayla buralara kadar geldiğim şu an benim tarafımdan bile zor cevaplanır. O yüzden geçiyorum o kısmı. İlk The Nails'in 88 Lines About 44 Women'ını dinledim. Ekşi Sölük'te bu şarkının They Might Be Giants'a ait olduğu yazıyordu. Merak edip aradığımdaysa böyle bir şarkı bulamadım ama şöyle bir bilgiyle karşılaştım. Birazdan baş başa kalacağınız videolardan da anlayacağınız üzere olaylar gelişti. Eğlenceli ve yazılmış şarkıların geneliyle kıyasladığımızda epey garip şarkılar dinledim. Bu deneyimden neden sizi mahrum edeyim ki düşüncesidir sizi bu yazıyla buluşturan da. Şarkılar hakkında bilgiler vermek, açıklamalar yapmak, neden yanlışlıkla They Might Be Giants'a ait olduğunun sanıldığını s...

Şarkı sözleri Çeviri 1 Çeviri 2 Çeviri 3 Bir ara ben de çevirmeye çalışacağım.

Beni Google+ 'ta takip edenler belki görmüştür hafta sonu Google+ üzerinde paylaşılanları RSS olarak elde etmek için bir yöntem aradığımı. Pek çok yöntem olmasına rağmen hiçbiri çalışmıyordu. Ama sanırım Dapper ile Google+ RSS beslemeleri üretmek mümkün. Google+'ta şu ipucunu gördükten sonra Ghacks.net'teki Use Dapper To Create RSS Feeds From Any Page, Including Google Plus Posts 'a ulaştım ve yazılanları uygularken bir yandan da not alarak benzer ihtiyaç içindekilerin kolayca yararlanması için basit bir kaynak oluşturmak istedim. Yapılacak işlemlere geçmeden önce Dapper'ı tanıyalım biraz. Dapper, herhangi bir internet sitesi üzerindeki bilgileri ayıklamaya ve kullanmaya imkan sağlayan ücretsiz bir servistir. Her site için Dapp olarak adlandıralan beslemeler hiçbir programlama yapmaya gerek kalmadan kolayca oluşturuluyor. Daha saonra bu beslemeler isteğe göre pek çok şekilde kullanılabiliyor: doğrudan RSS olarak, küçük internet araçlarında, Facebook uygulamala...

Yenka yeni nesil bir eğitim modelleme aracı. Dünya çapında kullanılan interaktif deney yazılımları üreten Crocodile Clips tarafından geliştiriliyor. Söylendiğine göre Crocodile Clips'in deney yazılımları bazı ülkelerde tüm ortaöğretim kademesindeki devlet okullarında müfredat programında kullanılmaktaymış. Ülkemizde de dağıtımcısı bulunuyor ama okullarda kullanımıyla ilgili bir bilgim yok hatta ben Yenka ismini daha bugün ilk kez duydum. Yenka evde kişisel kullanım için ücretsiz bir yazılım. Sitesinden GNU/Linux için olan kurulum dosyasını indirerek Pardus 2011 üzerinde sorunsuzca kullandım. 2012'de lisansın yenilenmesi gerekiyor diyen bir bilgi mesajı çıktı ama tam olarak ne dediğini okumadım şu an için sadece deneme amaçlı baktığım için. Eğitim kurumları ve diğer alanlar için olan lisans ücretleriyse 135 - 1200 Euro aralığında değişiyor. Yenka'nın matematiksel modeller oluşturmak, elektronik devreler tasarlamak, programlama yapmak ve bilimsel deneyler gerçekleşt...

webtronics , internet üzerinde devre şemalarını paylaşmayı basitleştirmeyi hedefleyen bir çevrimiçi projedir. webtronics'in Upverter 'e benzer bir uygulama olduğunu söyleyebiliriz, Upverter'den en büyük farkıysa özgür bir yazılım olmasıdır. MIT lisansını kullanan projeye katkı verebileceğiniz gibi kodlarını lisansının verdiği haklar dahilinde istediğiniz şekilde kullanabilirsiniz de. İnternete PNG, JPG gibi ikilik resim biçimlerinden biriyle devre şemaları konduğunda, bunlar başkaları tarafından kolaylıkla kullanılıp üzerlerinde değişiklik yapılamıyor. webtronics ise ikilik resim biçimleri yerine SVG ve XML kullanıyor. Böylece bir devre şeması internet üzerinde bulunduğu yerde kolayca değiştirilip güncellenebiliyor. webtronics, JavaScript ile yazılmış ve Richdraw 'ı temel alıyor. AJAX'ı kullanarak da kütüphaneden devre elemanlarını alıyor. Şu an kütüphane içinde pek fazla devre elemanı olmasa da ileride artacaktır. Ayrıca 200 bacaklıya kadar çip yapmak için de ...

CircuitBee ; internet siteleri, bloglar veya forumlar üzerinde devre şemalarının canlı sürümlerini paylaşmak için bir platform sunan çevrimiçi bir servistir. Gelişmiş yakınlaştırma, çalışma alanı üzerinde kaydırma, devre elemanları için fare üzerine geldiğinde aktifleşen ipuçları CircuitBee'nin ilk göze çarpan özelliklerinden. Sunduğu bu özelliklerle paylaşılan bir resim veya PDF dosyasından daha fazlasını sunduğu şüphesiz. CircuitBee ücretsiz bir servis ve üye olarak kolayca kullanmaya başlayabilirsiniz. Üye olduktan sonra tüm KiCAD (ve ileride Eagle, Fritzing, vb. ile yapılmış) devre şemalarınızı yüklemeye hazırsınız demektir. Yüklenen devre şemaları CircuitBee'e özgü bir dosya biçimine dönüştürülerek projenin sunucularında saklanıyor ve kazandığı gömülebilir nesne yapısıyla kolayca istenen yerlerde paylaşılabiliyor. CircuitBee'nin geliştiricilerinden Ben Delarre , projenin henüz alfa aşamasında olduğunu ve bu yüzden pek çok yeni özellik ve yararlı aracın ancak yakın...

Upverter , elektronikle ilgili yenilikler bulabileceğiniz, çalışmalar gerçekleştirebileceğiniz ve bu çalışmalarınızı başkalarıyla paylaşabileceğiniz, bir bakıma GitHub 'ın elektronik için uyarlanmış hali olan bir çevrimiçi servistir. HTML5 'ın tüm nimetlerinden yararlanan Upverter; geri alma, ileri alma, döndürme, sürümleme ve paylaşım yapma gibi tüm temel ihtiyaçlara cevap veren bir düzenleyiciye sahip. Sonsuz büyüklükteki çalışma alanı üzerinde çizimlerinizi yapabilir ve tasarımlarınızı istediğiniz biçimde düzenleyebilirsiniz. Ayrıca zengin parça kütüphanesindeki elemanları kullanmak dışında kendinizinkileri de ekleyebilirsiniz. Hangi parçaların en popüler ve düşük maliyetli olduğunu görme şansınız da var. Upverter, bu temel özelliklerinin dışında diğer çalışmaları klonlama (çatallama) ve elektronik projelerinin kaynak kodlarının yönetilmesi için GitHub bütünleşme desteği de sunuyor. Çalışmalarınızı yaparken parçaları kolayca birbirine bağlayabilirsiniz. Uygulama, ya...

Garip garip sınıflandırmalar kabul ediyorum, en zor yenen, en kolay yenen, tatlı, ekşi meyveler vs. ama var böyle bir şey. Örneğin yeşil elmalar ekşi meyveler kategorisine girerken kırmızı elmalar tatlı meyveler kategorisine girebiliyor. Bu çok karışık bir sınıflandırma yöntemi olduğundan bilim insanları bu konuya hiç girmemişlerdir. Neyse sınıflandırmaları bir kenara bırakarak dünyanın en zor yenen meyvesine dönelim. Bu meyve nedir, nasıl bir şeydir, neden böyledir daha fazla uzatmayayım bu cümleden sonra :) Nardan başkası değil bu meyve elbette. Kimsenin bunu duyduğuna şaşırmadığına eminim. Nar ile bu zamana kadar sadece kişisel bir ilişkim olduğu için fark etmemiştim o kadar. Zor da olsa, neredeyse duş alacak kadar ala boyansam da ısırıp ısırıp yiyordum. Ama dün bir başkası için soymam gerekince narın gerçek zor yüzünü gördüm. Ne kadar zor olduğunu, ne kadar zamanımı aldığını vs. anlatmayacağım. Size iyi haberlerim var bugün sadece. Nar soymanın kolay yolları da var! Tah...

www.pardus.org.tr code.google.com/p/happy-kitty www.eksisozluk.com anilozbek.blogspot.com ...::: Kaynaklar :::... QRKod.cc Sanagrafi.com Vikipedi Ekşi Sözlük Hack a Day ...::: Araçlar :::... RACO Industries QR Code Barcode Generator GIMP ZXing Decoder Online

Bazen gerçekten çok şaşırıyorum. Bu en son örneği. Dünyada ATC diye bir grup vardı bir zamanlar, ayrıca ülkemizde de meşhurdu -en azından dinleniyordu- ama gel gör ki şimdi hakkında iki satırdan fazla Türkçe bir şey yazmıyor. Umarım bu sadece internette böyledir, basılı müzik yayınlarında bir şekilde bu ve benzeri unutulmuş grupların, şarkıcıların, şarkıların kaydı tutuluyordur. Yoksa çok yazık. Fazla uzatmadan Wikipedia'daki maddesinden kısa kısa bilgiler verip sizi ATC ile baş başa bırakıyorum. Keşke daha fazlası gelse, daha fazla bilgi verebilsem ama hem kaynakların sınırlılığı hem de gruba ve müziğe yeteri kadar hakim olmayışım bunu engelliyor. A Touch of Class olarak da bilinen ATC, Almanya çıkışlı bir Europop - Eurodance müzik grubudur. ATC Almanya merkezli bir grup olmasına rağmen grubun dört üyesi de farklı ülkelerdendir, Joseph "Joey" Murray Yeni Zelanda, Livio Salvi İtalya, Sarah Egglestone Avustralya ve Tracey Elizabeth Packham İngilterelidir. ATC'...

Tekrar merhaba, bu kadar kısa sürede ikinci bölümü hazırlayabileceğimi düşünmüyordum ama ilk yazının aldığı güzel tepkiler yazmamı epey hızlandırdı. İlk önce geçen yazının ilk kısmında belirttiğim kurulum nedenini açıklamak istiyorum. Normalde Pardus'u bir kere kurduğunuz zaman yıllarca kullanırsınız. Ama ben depo dışında tehlikeli sularda da çokça yüzdüğüm için yılda en az bir iki kere yeniden kurulum yapmam gerekiyor. Bu sonuncu Pardus kurulumunu da KDE 4.7.2 'yi sistemden kaldırdıktan sonra yaptım. Tabii öncesindeki Humble Indie Bundle oyunları ve Google video sohbet eklentisi için sistemde yaptığım epey bir 32bit paket kurulum denemesi de etkili oldu bunda. Sistem epey bir oyunalanı halini almıştı kısacası ve yeni bir kurulumu hak etmişti :) Kurulum nedenime açıklık getirdikten sonra önceki yazıda küçük bir düzeltme yapıp yeni konulara geçelim. DNS değiştirmek için bir alt maddeye bağlantı vermiştim, PardusWiki'de bu konu hakkında özel bir madde varmış NASIL:DN...

Bugün Pardus kurduğum günlerden biri. Yine şık bir hareketle dağ gibi, sapa sağlam sistemi yeniden kurmayı gerektirecek hale getirmeyi başarınca yeni bir kurulum yaptım. Depo dışından paket kurarken başkalarına söylediğim kendi sorumluluğunuzda kapsamında oluyor çoğunlukla yaptığım yeniden kurulumların nedeni, şimdi olduğu gibi. Buna benzer durumlarla karşılaştığımda ve temiz bir Pardus kurulumu yaptığımda hep bir kurulum sonrası yazısı yazmayı istemekle birlikte bir türlü fırsat bulamıyordum ama bu kez olacak sanırım. Hele Ubuntu 11.10'un çıktığı bugünlerde her gün şunun gibi onlarca yazı görürken kesin gibi. Pardus 2011.2 64 bit sürümünün kurulumundan sonra sistemi zevklerime göre kullanabileceğim şekle nasıl getirdiğimi merak ediyorsunuz doğru yazıyı okuyorsunuz. Yeni Pardus'umu ilk kez açtığımda önce ağ ayarlarını gerçekleştiriyorum sistem çekmecesi üzerinden simgesine tıklayarak. Pardus 2011 üzerinde ağ ayarlarını yapmak çok kolay. Ağ Yönetim Ayarları ekranında Ka...