Howard the Duck

-- izledikten sonra okumanız tavsiye edilir --

Şöyle bir düşününce onlarca ördek kahraman hatırlıyorum çocukluğuma ait anılarda. Hepsinin de yeri ayrı, bu konuyu daha fazla detaylandırıp konudan uzaklaşmaya meyletmeden hemen Howard the Duck'tan bahsetmeye başlasam iyi olacak sanırım.

Her zamanki akşam eve dönüş rutinlerini gerçekleştirmeye başlayan Howard henüz Dünya'da bazı bilim adamlarınca yapılmakta olan bazı kozmik deneylerin kazara kurbanı olacağını bilmemektedir. Bir anda oturduğu koltukla birlikte boyutlar arası taklalar gerçekleştiren Howard kendini birden İstanbul'da bulur. Yok ya şaka yaptım Cleveland'da iner.

Duckworld'da geçen kısa bölümde onlarca filme, popüler kişi ve objeye yapılan göndermelerden bahsetmezsem haksızlık olacak; Indiana Jones, Madonna, Playboy ve daha niceleri.

Neyse kahramanımız dünyalılarca garip karşılanır ve oldukça zevkli bir adaptasyon sekansı bizlerle buluşur. O sırada barvari bir mekandaki konserinden evine doğru yollanmakta olan inanılmaz tatlı Beverly Switzler ve kabarık saçları iki serseri hayranınca taciz edilmektedir. Bu duruma şahit olan ve göz yumamayan Howard bir kaç ördek hareketiyle bu serserilere her ördeğin bir limiti olduğunu ve bunu zorlamanın pek iyi bir fikir olmadığını anlatır daha doğrusu ikna eder hatta kanıtlar.

Kendisine ördek denmesinden hoşlanmayan, bira ördeği olan ve gidecek bir yeri olmayan Howard'a yardım etme sırası Beverly Switzler'dadır artık. Howard'ı evine davet eder ve güzel bir arkadaşlığın başlangıcı da böylece başlamış olur.

Ertesi gün beraberce tanıdık bir bilim insanına yardım almaya giderler, buradaki elemanın şebelek davranışları Howard'ı kızdırır ve yemişim sizin yapacağınız işi diyerek mekandan ve daha önemlisi Beverly Switzler'den ayrılır.

Yirmi dört yıldır dünyada olmama rağmen henüz anlayamadığım çalışma kavramını daha ikinci günden söken Howard iş ve işçi bulma kurumuna giderek bir iş bulur. Masajın mesajı tadında garip bir masaj salonunda çalışmaya başlar fakat bazı nedenlerden ötürü buradaki işini bırakmak zorunda kalır.

İşten ayrılmanın verdiği kasvet ve ne yapacağı hakkında kendini boşlukta hisseder halde kaldırımda yürüyen Howard, şimdi al kasımda öde kampanyası yapılmakta olan bir beyaz eşya dükkanın önünden geçerken son darbeyi alır, ördek avlama sezonu resmi olarak açılmıştır artık.

Tehlikeden uzaklaşmak için kaçmaya başlayan Howard kendini ilk geldiği yerde bulur. Beverly Switzler'ın çalıştığı bara gider ve beş para etmez menajerleri alem içine çıkamayacak hale sokar ve yeni menajer olur.

İlginç bazı yakınlaşmalar ve bilimsel gelişmeler sonrasında güzel bir konser ve filmimiz nihayete erer. Çocuk hafızamdan günümüze uçak kullanan ördek olan film olarak kalan Howard the Duck'ı hatırlamama yardımcı olan Öteki Sinema'ya teşekkür ediyor ve tüm okuyucularıma izlemelerini güzellikle tavsiye ediyorum.

-- izledikten sonra okumanız tavsiye edilir --

Wikipedia'da
Badmovies'de
Ekşi Sözlük'te

Hani yazılardan sonra bir kaç sahne konur ya sabırlı izleyicileri mutlu etmek, hakkettiklerini vermek için işte bu da yazıyı sonuna kadar okuyanlar için geliyor: