maidis

Daha doğrusu bitiremediğim yazılar. Diğerlerinden (bitirdiğimi sandıklarımdan) bir farkları yok aslında. Sadece içsel devinimlerin ve çevre faktörünün ortak iştirakiyle sekteye uğradığı için o an (yazıya başladığım, başlık atma ve etrafında oynama) bitiremediğim ve bir daha da bitirmek için içimde hiçbir isteğin bulunmaması nedeniyle yarım kalmaları dışında. Kelebek Etkisi Kelebek etkisi sarsın dört bir yanınızı. Gökte uçan kelebeklerin kanatları vasıtasıyla yaptıkları rüzgâr nedeniyle üşütüp, hasta olabilirsiniz. Bu aralar havalar zaten soğuk dikkat edin. Geçmişe dönerek yaşadıklarını değiştirmek isteyen birçok insandan biriyim ben de. Sonu Olmayan Hikaye Sevgili günlük. Bugün dünden farklı değildi. Sabah erken kalktım (erken=06.30). Güne hazır olmak için gereken faaliyetleri bir bir gerçekleştirdim. Her zamanki zindeliğimdeydim. Bunu pınar madran sularına borçlu olduğumu hiçbir gün unutmuyordum. Dışarı baktım pus veya pusu yoktu. Perdeyi yine eski konumuna ulaşacak kadar çektim. Dışa...

Konya Tramvay -Alo naber abi. -İyilik senden -Sorma abi emniyetteyiz [vurgulamaya özen gösterilmeli] -Ne diyorsun ya, ne oldu -Tramvaya bindik… -Eeee -Sonra Sille Yolu’na geldik… -Eeee -Şimdide Emniyet durağındayız, yarım saate kampüste olurum, görüşürüz HaaHaa. Rüzgâr Esiyor, Yağmur Yağıyor Yağmur yağar, hızlı adımlarla eve ulaşmak için binilecek olan toplu taşıma araçlarından birine doğru gidilmeye çalışılır, iki arkadaştan daha muzır olanı havaya bakar, arkadaşına döner ve bir meteoroloji uzmanı edasıyla “galiba yağmur yağıyor” der, arkadaşının gülmesinin nedeni sinirsel bir nedenden de olabilir arkadaşlığının saflığından da, bu ancak aynı espriye daha önce ne kadar maruz kaldığına bağlıdır. Bu espriyi yapanların şiddetli rüzgâr esen havalarda parmaklarını ağızlarına götürerek tükürükledikleri, bu parmağı daha sonra havaya kaldırmaları ve kurbanlarına “galiba rüzgâr esiyor” dedikleri de görgü tanıkları tarafından doğrulanmıştır. Ellerine Sağlık Yurtta kaldığım odanın kapısı uzun zam...

bu sayfa bile bile boş bırakılmıştır… bu sayfa yazılar alıp başını gittikleri için boş kalmıştır… boş sayfa… bom boş sayfa… ilk gün ki gibi bembeyaz…. sen karala diye burayı boş bıraktık… bu sayfa eğer boşsa başın belada demektir… diğer sayfalarla idare et… dolu olduğuna inanıyorsun da… selam dünyalı, ben boş sayfa ayrıca dostum… bir sayfa ne kadar boş olabilir ki… buradaki yazıları yalnızca seçilmiş olanlar okuyabilir ve sen değilsin… boş… aslında dolu… dolu olanları yeteri kadar okudun da burası mı kaldı… görmüyor musun kardeşim, boşuz, kaptık… boş ol, boş ol, boş ol… bir gün gelecek ve ben de dolacağım… grev nedeniyle boşuz… yer yer boş yer yer dolu sayfayım, kah güler kah ağlarım… yalnızım, üstümde bir harf bile yok… bu sayfa gıcıklığına boş bırakılmıştır… bir sonraki sayfa daha da boş olacak haberin olsun… boşum… su gibi aziz sayfa… kalbiniz kadar temiz bir sayfa… doluydu da biz mi sildik… ben oynamıyorum ya… siz kaçın, beni tanıdılar… yeter… bu sayfa safsata yaymak için boş bırak...

İlk filmin gişe başarısından elde ettiğim paralarla biraz daha kısa olan bu devam filmini çektim, buyrun izleyin. ayrıca onun bizim dilimizdeki adı işkenceymiş, bu durumda rezil olan biri varsa o ben oluyorum.

Bir odam bile yok anlıyor musun, hadi gülümse. Bir kedinizin olmamasından daha kötüdür kendinize ait bir odanızın olmaması. “80 lerin sonunda 90 larin başında çocuk olmak” şansına sahip olan insanların başına gelen ve aslında birçok iyi yönü de olan çocukluğunuzun bir odada geçmesi halidir. Asla yalnız kalmazsınız. Sadece uykuya dalmadan önceki yaklaşık on beş dakika. Bu süreyi de çocuk kafanızın içinden geçen saçma sapan düşüncelerle bitirir, uykuya dalarsınız ve eğer ertesi gün hafta sonu değilse sabahın köründe okula gitmek için kalkarsınız. Siz okuldayken evin efendisi annedir. Önce sizin okuldan dönmeniz, akşam ise babanın eve dönmesiyle yetkileri sınırlanır annenin. Eviniz sobalıysa kışın mutfakta yemek yemezsiniz. Anne mutfakta yemeği hazırlar ve sobalı odaya taşır. Anneniz yer sofrasını getirmeden önce siz ekmek çantasını ve sofra bezini götürürsünüz içeriye (sobalı oda her zaman içeri olarak adlandırılır, dışarı ile diğer odalar veya sokağın kastedilmesi pek önemli değildir, z...

- Kuran okur musun Joe? - Biz Hırıstiyanız Micheal, unuttun mu? - Sana Kuran okur musun diye sordum Joe? - Ben İncil bile okumuyorum abi? - Peki Kuran okur musun Joe? - Allah' ın izniyle artık başlayacağım abi. - İnşallah - Selam abi. - Selam sana da. - Nasılsın abi? - Dün cevapladığım gibi, bir değişiklik yok! - Anladım ben seni abi, rahatsız etmeyeyim. - İyi edersin! - Bir soru vardı abi hatırladın mı? - Ne diyorsun cevabını bile hatırladım. - Dalga mı geçiyorsun? - Seninle mi? Dalga geçiyorsun. - Abi yukarıdakileri ne demiş baktın mı? - Başkasının konuşmalarına bakılmaz! - Baksana ama abi onlar da bizim konuşmalara bakıyor. - Dağılın ülennn. - Saat geç oldu. - Senin bundaki rolün nedir? - Anlamadım. - Boş ver. - Selâmünaleyküm - Aleykümselâm - Günaydın - Günaydın - ? - ? - ? - !! - 0100101000101 010101 01001010 - 101001010 0101010 0100101 101010 - 01010 101010 0101010010 1010010 - 10010 01010010 - Nasılsın oğlum? - Yalnızım be baba. - Anne sarı tişörtüm nerede? Annnnneee. Duymuy...

Bu yazılımı kodlayan arkadaşlara kucak dolusu teşekkürler. Ngage aldığım günden itibaren kendi oyunları dışında ayrıca S60 üzerinde çalışabilen emülatörler üzerine de derin bir araştırmaya giriştim. Bu telefonda java oyunları oynamak bana pek mantıklı görünmediği için pek fazla buluşmadım onlara. Birçok konsolun emülatörü ve oyunu vardı, televizyona bağlanan veya cebinizde taşıdığınız. GB ve GBC emülatörleri de vardı ve çok güzel çalışıyordu ama ne yazık ki GBA emülatörü yoktu. Aramaya çok fena inanmıştım mamafih bulamamıştım. Google da bulduğum tüm sonuçlarda olumsuz sonuç alıyordum. Her sayfada “olmaz öyle şey”, “saçmalamayın, bu imkânsız” ve daha da beterlerini gördüm ama yılmadım. Sadece, araya başka şeyler girdi. Sonra birden karşıma çıktı kendiliğinden GBA emülatörü. Oradaydı işte yapmam gereken tek şey telefona kurup çalıştırmaktı. Şimdi bu emülatörün sitesinin forum bölümünde yazılanlarla sizleri baş başa bırakıyorum… Kullanım: SIS paketi yalnızca exe dosyasını içerir, bunu çal...

Kanal 6’ da çalışan kendi halinde bir muhabirdi. Ninja Kaplumbağalarla tanıştıktan sonra yakaladığı haberlerin aksiyon oranı oldukça yükselmiştir. Kendisi genelde sarı rengi tercih eder elbiselerinde ve yakışır bu renk kendisine. Kendisini buradan saygıyla anıyorum. Sen ne güzel bir ablamızdın be April. Gerçek hayatta insanlar tanırız her gün, bazılarına kanımız ısınır ilk gördüğümüz andan itibaren, bazılarıyla ise yıldızımız barışmaz bir türlü. Çocukken izlediğimiz çizgi filmlerde de durum böyleydi. İyi karakterlerden bazılarını sevmeyi başaramadığımız gibi başkalarını söyleyemesek de kötü karakterlerden bazılarına gizli bir sevgi beslerdik içimizde. Geçmişe dair şeyleri hatırlamak çok zorlaştı. Günlük tutmadığım için çok pişmanım. Kelebek etkisinde çocuk yazılarına, fotoğraflara, videolara bakarak geçmişine gidebiliyordu (Bu biraz spoiler oldu galiba). Bende bunlardan hiçbiri yok. Eski defterlerimin kenarına köşesine yazdığım bir not bile yazının mürekkeplendiği tarihi gözümün önüne ...