Kayıtlar

Mayıs, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İçinden Lokomotif Geçen Terminaller

Resim
Terminal kullanırken ve süper şeyler yapmak için hızlı hızlı komutlar verirken ara sıra çoğumuz çeşitli yazım hataları yaparız. Terminalden gelen abi / abla iyi güzel sen bir komut verdin ama böyle bir komut yok mesajı da alacağımız tepkidir bu tip yanlış yazımlarda. Neyse ki bu tip yanlış yazımları çeşitli bilimsel yöntemlerle engellemeye yönelik bazı yazılımlar geliştirile durdu zamanla. Bunlardan biri de sl . sl komutu, dizin içeriğini listelemek için ls yazacağınıza yanlışlıkla sl yazdığınızda ekrandan bir buharlı lokomotif (steam locomotive) geçmesini sağlıyor. Bu sayede ekrandan buharlı lokomotif geçtikçe ls yerine sl yazma sıklığınız azalıyor. Bu da elbette size zaman kazancı olarak geri dönecektir. Uygulamayı Pardus'a yüklemek için şu komutlar kullanılabilir: $ sudo pisi bi https://svn.pardus.org.tr/pardus/playground/maidis/2011/desktop/misc/sl/pspec.xml $ sudo pisi it sl*.pisi Komutu çalıştırmak için özel bir şey yapmanıza gerek yok, eğer gerekirse o sizi bulacaktı

The 411

Resim
Aslında kız grupları (girlband) hakkında genel bir yazı içinde geçmesi yeterli bir grup The 411 de, diğer pek çok benzeri gibi. Ama madem henüz böyle bir yazı yazamıyorum ilerisi için az da olsa bir kaynak oluşturayım. The 411 , 2003'ün sonlarına doğru kurulmuş olan, dört üyeli, bir İngiliz kadın R&B grubu. Gruptan benim yeni haberim oldu, grup üyelerinden Carolyn Owlett'in Sexy Girls Have It Easy belgeselimsisini izledikten sonra. Grup ismini Mary J. Blige'nin What's the 411? isimli albümünden / şarkısından almış. Grup 2007'de Sunshyne ismini alarak bazı değişikliklere uğramış. Bu değişimden bir süre önce gruptan ayrılan Suzie Furlonger yerine iki yeni üye katılmış. Neden sonra grup tekrar eski ismine dönmüş ve grupa yeni katılan iki üye gruptan ayrılarak sadece ilk üyelerden oluşan üç kişilik bir grup halini almış. 2008'de ise grubun üyelerinden Tisha Martin grubun tekrar bölündüğünü ama arkadaş olarak kalmaya devam edeceklerini duyurmuş Myspace ü

sudo pisi it istanbul

İstanbul'u yüklüyorum, terminalden, Önce hafiften bağımlılıklar iniyor, Yavaş yavaş kuruluyor, Paketler depolardan, Uzaklarda, çok uzaklarda, Geliştiricilerin hiç durmayan commit'leri İstanbul'u yüklüyorum, terminalden. İstanbul'u yüklüyorum, terminalden. Kurulum bitiyor derken; Güncellemeler, sürü sürü, büyük küçük; Yeni sürümlere geçiliyor depolarda; Bir paketçinin eli değiyor actions.py'e; İstanbul'u yüklüyorum, terminalden. İstanbul'u yüklüyorum, terminalden; Renk renk masaüstü Cıvıl cıvıl KDE Heyecan dolu kullanıcılar Tuş tıkırtıları geliyor bilgisayarlardan Güzelim liste mesajlarında troll kokuları; İstanbul'u yüklüyorum, terminalden; İstanbul'u yüklüyorum, terminalden; Başımda eski ekran kaydedicilerin sarhoşluğu Boş umutlarıyla bir ben Başarısız olmuş kaydetmelerin üzüntüsü içimde İstanbul'u yüklüyorum, terminalden; İstanbul'u yüklüyorum, terminalden; Bir paket yapılıyor bir yerde; Küfürler, şarkılar, tü

Güvenli Subversion Kullanımı

Resim
Subversion en yaygın sürüm kontrol sistemlerinden biridir. Google Code , Pardus gibi pek çok yerde ve projede kullanılmaktadır. Subversion yeterince harika olmasına rağmen parolaları saklamak için düz metin dosyaları kullanıyordu 1.6 serisine kadar (aslında kaynak yazıda kolay bir yol sunmaya başladı denmiş, yani Subversion bir şekilde şifreli parola kaydetme desteği sunuyor olabilir daha önceki sürümlerinde de, bu konuyu pek araştırmadım). Bu yüzden eğer göndermek istediğiniz her değişiklikte tekrar tekrar parolanızı girmek istemiyorsanız parolanızın ev dizininde açık seçik durmasına göz yummanız gerekiyordu eskiden. Ben güvenliğe pek önem veremediğim için tembellik hakkımı kullanıyordum Pardus'ta bu özelliğin desteklenmeye başlamasına kadar . Aslında böyle bir özelliğin varolduğundan da zaten Pardus'taki subversion paketinde aktif hale getirilmesiyle haberim oldu . Subversion'un bu özelliğini kullanmak çok basit ama yine de benim gibi yeni haberi olacaklar için

GNU/Linux'ta Geçen Hafta 2011 Mayıs 3

Resim
Tarayıcılarda GNU/Linux Fabrice Bellard , JavaScript'in sadece internet siteleri üzerinde basit animasyonlar oluşturmak veya sunucu verilerini işlemek dışında da marifetleri olduğunu göstermek için bu betik dilinde bir bilgisayar emülatörü yazmış. JS/Linux isimli JavaScript bilgisayar emülatörü, 32 bit x86 uyumlu bir işlemciyi, bir programlanabilir kesme denetçisini, bir programlanabilir kesme zamanlayıcısını ve bir seri portu emüle ediyor. Emülatör, güncel tarayıcılarla birlikte gelen Typed Arrays kullanılarak yazılmış ve Firefox 4 ve Google Chrome 11 gibi tarayıcılar üzerinde çalışabiliyor. Kodun bir kısmında QEMU'da kullanılan x86 dinamik çeviricisinden ilham alınmış. Tarayıcıların son dönemde ne kadar geliştiğini gösteren güzel bir örnek, bakalım bilgisayardaki herşeyi masaüstleri yerine tarayıcılarda yapacağımızı gösteren ne örnekler göreceğiz ilerleyen zamanda. Daha fazla bilgi için: Linux PC in a browser Javascript PC Emulator - Technical Notes  / News / FAQ

Bir Projede Microsoft Varsa

Microsoft'u sevip sevmemek veya kullanıp kullanmamak ya da kapalı kaynak yazılımla mücadelenin sadece Microsoft ile uğraşmak olduğunu düşünmek tamamen kişilerin kendini bağlar. Ama firmanın hakkını vermek lazım, Microsoft kendisi için doğru kararlar veriyor uzun zamandır ve bunların dışında da reklam çalışmalarına olması gerektiği kadar önem veriyor. Örneğin son reklamıyla projelerde neden Microsoft kullanılması gerektiğine çok güzel ve ince bir vurgu yapılmış, tebrikler. Yeni Microsoft Reklam Filmi from Onur Ozorhan on Vimeo . Şurada gördüm, bir de şu vardı.

Herkesi Pardustan'a Beklerim

Resim
Dedoimedo denk geldikçe okuduğum güzel bir günlük. Az önce Ekşi Sözlük'te bağlantısını görünce yine güzel bir yazıyla karşılaşacağımı fark ettim, öyle de oldu. The Great Linux World Map  (Büyük Linux Dünyası Haritası) başlıklı yazıda hayali ve esprili bir harita paylaşılmış, sosyal servislerle ilgili bile bir harita varken özgür işletim sistemleriyle (GNU/Linux dağıtımlarıyla) ilgili böyle bir şeyin henüz olmadığı fark edilerek. Harita, dağıtımların pazar paylarını veya popülerliklerini yansıtmıyor, masaüstü Linux dünyasını adeta bir yapboz üzerindeymiş gibi tasvir etmeyi amaçlayan eğlenceli bir çaba sadece. Tasarlayan gördüklerini sadece nasıl görüyorsa öyle yansıtmış haritaya, ne daha fazlasını ne de daha azını. Haritaya şöyle bir göz gezdirdikten sonra KDE Denizi'ne gitti gözüm orada da küçük ama sevimli bir ada takımı gözüme çarptı:  Pardustan . Lafı fazla uzatmayacağım ben şu an Pardustan'dayım herkesi beklerim :) Haritayı yazarından / tasarlayıcısından izin

Pomplamoose

Resim
Pomplamoose , Jack Conte ve Nataly Dawn'dan (Natalie Dawn Knutsen) oluşan bir Amerikalı bağımsız müzik ikilisi. 2008 yazında ortaya çıkan Pomplamoose, 2009'da yaklaşık 100000 şarkıyı çevrimiçi olarak satmayı başarmış. Bu da bizim hala sadece klasik yöntemlerle albümlerini satmaya çalışıp internetlerden şarkımızı indirip bizi aç bırakıyorlar diye veryansın eden şarkıcılar için bir şeyler ifade eder umarım. İkilinin videoları çoğunlukla VideoSongs biçiminde, Jack Conte bu ortamın iki kuralını şöyle tanımlıyor: Ne görürseniz onu duyarsınız (enstrümanlar veya sesler için dudak senkronizasyonu yok) Eğer bir şey duyduysanız, kaynağı bir noktada kesin görürsünüz (hiç bir gizli ses yok) Pomplamoose'u tesekkurederiz'deki bir yazının Google Reader'da şans eseri karşıma çıkmasıyla az önce dinledim ilk kez. Eğlenceli müzikler yapıyorlar, ilgi alanınıza giriyorsa size de dinlemenizi tavsiye ederim. Daha fazla bilgi ve kaynaklar için aşağıdaki bağlantılar ne güne duru

Boşver Arkadaş

Resim
İlhan İrem'in Haydi Sil Gözlerini  nasıl bir şeydir, teselli mi verir, iyice dertlere gark mı ettirir çözülmez. Mona Lisa. Bu şarkının kullanıldığı  Boşver Arkadaş 'taki sahne de sanki klibi gibi uymuştur şarkıya. Sanırım bu filmi izleyeceğim en kısa zamanda. Neden kimse Mona Lisa'nın ben gülüyor muyum lan montajını yapmamış ki daha? Bir gün nasıl olsa tüm blog yazarları bu videoyu ekleyecekler bloglarına. Daha fazla direnemedim ben de. Ağlama arkadaş ağlama aşk için, bu kısacık hayatta bu yaşlar niçin, ağlama arkadaş ağlama aşk için, bugünler geri gelmez gider gençliğin. O son fırça darbesini atmayacaktın.

Behzat Ç. de Pardus Kullanıyormuş

Resim
Behzat Ç.'nin ismini çok fazla duymama rağmen şu ana kadar hiç izlememiştim. Bizim evde Star da pek açılmadığı için göz ucuyla bile misafir olmamıştım herhangi bir sahnesine. Bu zamana kadar duyduğum kadarıyla haşin bir polis karakteri hakkında bir dizi zannediyordum ama tam olarak doğru değilmiş bu. Dizi meğerse özgür yazılım ve Pardus ile de ilgiliymiş bayağı bildiğin. Sanırım bu hafta Behsat Ç.'ye bir bakmak lazım (hangi gün oynuyor ona da bakmalı). Belki kendisinden yeni yaklaşımlar, farklı bir şeyler kaparız özgür yazılım adına. Dizilerde daha çok özgür yazılım görmek umuduyla, iyi seyirler. Kaynaklar: Ekşi Sözlük - pardus (furkanabi) Ekşi Sözlük - pardus (metal revolution) startv.com.tr - Behsat Ç. 32. Bölüm Fotoğrafları  (Yukarıdaki fotoğraf da buradan alınmıştır)

İnterneti mi Gezmek İstersiniz Hawai'yi mi

Resim
Microsoft da Devlet Bahçeli'den etkilenmiş olmalı ki insanları matematiğe davet ediyor . Microsoft'un bu yeni reklamından şu yazı sayesinde haberdar oldum, kısaca bir Mac bilgisayara karşı teması üzerinden Windows reklamı diyebilirim. Zaten firmaların açık ya da kapalı (bizim GSM operatörü reklamlarına bakılabilir) olarak birbirlerine sataşması pek sevimli değil. Ya neyse bana ne, isteyen interneti gezsin, isteyen Hawai'yi, biz GNU/Linuz ile işimize bakalım :) Konuyla ilgili bir değil iki yazı var okuyabileceğiniz, benimkinden görmüş olduğunuz gibi pek iş çıkmaz, bunlarla idare edin.

Unity Window Maker'a Çok Benzemiyor mu?

Resim
Soruyu kendime adıma cevaplamadan, ilk önce kaçıranlar ve tekrar okumak isteyenler için Unity nedir, Window Maker nedir çok kısa bir şekilde bunlardan bahsedeyim. Unity , Ubuntu'nun yeni sürümleriyle birlikte kullanmaya başlayacağı yeni öntanımlı masaüstü ortamıdır. Window Maker , bir X11 pencere yöneticisidir. Aslen GNUstep masaüstü ortamının entegrasyonuna destek sağlamak için tasarlanmıştır. Görünüm ve his olarak NEXTSTEP kullanıcı arayüzüne benzer bir ortam sunar. Unity'i henüz hiç kullanmadığım, Window Maker'ı da sadece çok çok eskiden kullanmış olduğum için bu iki masaüstü ortamı birbirine benziyor demem fazla temelli olmayacak ama dışarıdan bakan biri olarak bana böyle geliyor: Elbette Window Maker ile Unity'nin benzer olmasında, birinin diğerinden etkilenmiş olmasında bir sakınca yok, ikisi de özgür yazılım, kaynak kodları ortada. Birbirine benzeyen ünlüler hakkındaki yazılar kıvamında bir şey bu da en fazla zaten. Window Maker Ekran Görüntüleri Uni